İnsanlık, tarihin en fazla bilgi birikimine sahip olduğu çağda adaletin, merhametin ve anlamın derin bir
aşınmasını yaşıyor. Savaşlar, yoksulluklar ve eşitsizlikler artık geçici krizler değil, küresel düzenin kalıcı
sonuçları hâline gelmiş durumda.
Bu eser, yaşanan buhranları yalnızca siyasal ve ekonomik bir sorun olarak değil; insanın anlam, ahlak ve varlık
zemininin çözülmesi olarak ele alıyor.
Modernliğin vaatleri ile ortaya çıkardığı hayal kırıklığı arasındaki parado ...