Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kendi başarısının mağduru olduğu ve giderek artan iş yükü karşısında 700 milyonu bulan üye devlet nüfusuna cevap verecek kapasiteye sahip olmadğı sıklıkla dile getiriliyor. Bu sarmaldan çıkmanın yolu, AİHM kararlarının hem bireysel hem de genel önlemler bakımından hızlı ve etkin bir şekilde ulusal hukuklarda hayata geçirilmesi. Nitekim 20 yıla yayılan Sözleşme sistemini reforme etme çabalarının belki de en önemli parçasını AİHM kararlarının uygulanmasını ...