19. yüzyıl Paris'inde, Salpêtrière Hastanesi’nin loş koridorlarında yankılanan çığlıkların ardında, tarihin en büyük nöroloji araştırmalarından biri yükseliyordu. Histerik nöbetlerin ne yalnızca kadınlara özgü ne de şeytani bir istilanın emaresi olduğuna inanan bir adam, Jean-Marie Charcot, insan zihninin sınırlarında yürüyordu.
Beyin ve Zihin, antik çağın "gezgin rahmi" mitinden, Orta Çağ’ın “cinli” kadınlarına; Mesmer’in manyetik hipnoz seanslarından, modern fotoğraf teknikleriyle b ...