Ne annem istemiş evlenmeyi ne babam. Bomboş, sessiz ve kapkaranlık geçecek koca bir ömrü kim ister... Zaten doğurmayı da hiç istememiş annem, benden kurtulmanın yolunu aramış durmuş. Sonunda, hem de altı ayın sonunda kendini mutfak tezgâhından atmış. Ama ne beni atabilmiş içinden ne de sıkıntısını. Daha kötüsü olmuş, bir fena olmuş, çok kanaması olmuş, Allah’ın sopası yok ki olmuş, bende arıza olmuş. Eski bir İstanbul mahallesinde küçük bir bakkal dükkânı, her gününü bitsin diye geçiren otuz yed ...