Merhaba sevgili okurlarım.
Sizlerle yeniden buluşmak, sahneden söze, sözden kalbe uzanan bu yolculukta bana her defasında
yeni bir heyecan veriyor.
Henry Charles Bukowski’nin beş eserini, Freddie Mercury’nin hikâyesini, Jack Kerouac ve bütün Beat
kuşağını sahneye taşıdıktan sonra; Sabahattin Ali ve Orhan Veli’yi aynı oyunda buluşturduğum o
büyük rüyadan sonra, bu kez başka bir evrene dokunuyorum:
Bir kadının iç kırılmasının galaksilere kadar yankılandığı o sessiz ev ...