Kelimelerin gücünü kaybettiği ve düşüncenin susturulduğu bir ülkede, sessizliğin kendisi en yüksek yankı haline gelir.
İnsanlar konuşmadan yaşar, sorgulamadan inanır ve görmeden kabul eder. Düşüncenin ağırlığı hafifliğin rahatlığına yenik düştü. Yine de, bizi insan yapan sorularımızdır. Yanlış olmaktan korkmadan varlığımızı, çevremizi ve dünyamızı anlamaya çalışan bir yolculukta gezginleriz.
Bu kitap, düşünmenin bir suç olarak kabul edildiği ve sorgulamanın tehlikeli olduğu bir ulusun ...