İstanbul’da kimi kaputlu kimi pelerinli, renk renk üniformalarıyla işgal askerleri cirit atarken Anadolu’da amansız bir mücadele yaşanmaktadır. Giderek sıradanlaşan bu keşmekeşe iç savaştan kaçan Beyaz Ruslar da eklenince şehir alaca bulaca bir hâl alır. Benlik ve bellek yitimine uğrayan şehrin aydınlarıysa hep şaşkın, hep kararsızdır aynı günlerde.
Haluk’la Katya’nın hikâyeleri böyle bir ortamda teyellenecektir birbirine.
Öğleye doğru, kalın perdeleri çekili odasında, bi ...