“Kerim, elindeki kadehi masaya bırakıp gözlerini kapadı. Tek bacağıyla tempo tutarken, tüm vücuduna yayılan acıyı takip ediyordu. Sahnedekiler Olimpos tanrılarıydı. İzleyiciler ise sıradan ölümlüler. Kerim ne yaparsa yapsın onlar gibi olamayacaktı. İyi bir müzik dinleyicisi olmak, tamam da ne anlamı vardı? O dinlemek değil, konuşmak istiyordu.”
Güz Baladı, okuru Coltrane’in notalarından, Miles Davis’in ritimlerine, Montgomery’nin tınılarından, Holiday’in dokunakları ezgilerine, bir müzik yo ...