Oysa zaman eski eşyalarla dolu çatı katındaki gibi geri gitse ve öylece donup kalsa ne güzel olurdu. Bir el, masanın köşesinde çaprazlama duran daktiloda hikâyesini yeniden yazsa olmadı bir ihtiyar, duvarda asılı gaz lambasının fitilini tutuştursa ışığın etrafında toplanan çocuklara, Beyoğlu’nun atına atlayıp Kafdağı’na gidişini, peri kızını bin bir zahmetle buluşunu, atının terkisine atıp sarayına getirişini, Kel Oğlan’ın, Dev Anası’nın elinden kurnazlıkla kurtuluşunu anlatsa çocuklar ihtiya ...