Saat beş otuz,
Gidişine iki saat kala:
Çokluğumun sonu,
Yalnızlığımın başı...
Kar yağıyor dışarıda,
Kalan son yapraklar titriyor dallarında.
Bir anlamı olmalı bu beyazlığın,
Sen gidiyorsun diye mi bütün bu olanlar?
Hiçbir şey gelmiyor elimden,
Ardından arta kalan ayak izlerine bakmaktan başka..