Prisıpkin, bir zamanlar devrimin simgesi, elleri nasır bağlamış bir işçi ve sendika üyesidir. Uğruna savaşılan devrim, NEP politikalarıyla birlikte, devrimin diliyle konuşan ancak yalnızca kendi yükselişine kulak kesilen bu “yeni insan” tipinin esiri hâline gelir.
Prisıpkin, kendi sınıfından büsbütün nefret eden, bir zamanlar emeğiyle kazandığı sendika kartını menfaat aracı olarak kullanan burjuva özentisi bir parazit hâline gelir.
Bu uğurda sınıfını, kendisine deliler gibi âşık ...