Kambur Dev’in hikâyesi yıllar yıllar önce derme çatma bir çadırda başlamıştı. Fakat her şey öyle gerçekti ki bir hikâyenin içinde olduklarını o da dahil kimse bilmiyordu. Memleketin dağlarının dağ, ovalarının ova, ormanlarının orman, denizlerinin deniz, göğünün gök, toprağının toprak, suyunun su olduğu devirlerdi. Henüz kurdu kuzu, kuzusu kurt; oğlanı kız, kızı oğlan; yalanı doğru, doğrusu yalan olmamıştı. Ölüm de vardı, dirim de. Günah da vardı, sevap da. Yoksulluk da vardı, varsıllık da. Ayrıl ...