İnsanları birbirine benzer görünür ama her biri ayrı bir dünya taşır içinde bu kasabanın. Kırık sevdalar, yarım kalmış sözcükler, dilsiz bekleyişler ve bazen de bir çığlık kadar derin suskun-luklar…
Biraz hüzün, biraz umut ve bolca insan…
Bu satırlar yazılırken yüreğimde tek bir şey vardı:
Bir kasabanın içinde geçen sıradan gibi görünen anların, nasıl büyük dönüşümlere gebe olduğunu anlatmak. Ve o anların, biz fark etmeden ruhumuzu nasıl şekillendirdiğini göstermek…